Yaylalarda dönüş hazırlığı başladı

Yaylalarda dönüş hazırlığı başladı

drone görüntüsü(arşiv)br -Koyun sürüsübr -Yaylada kurulmuş çadırlarbr -Bulaşık yıkayan yaylacı kadın ve onlara yardım eden çocuklarıbr -Torunlarıyla koyun sürülerini toplayan bir yaylacıbr -Yaylada kurulan çadırlarbr -Sobaya odun atan ve ateş yakan yaylacı kadınbr -Çadırlarbr -Yaylaya salınmış sürülerbr -Bulaşık yıkayan bir çocukbr -Annesiyle bulaşık yıkayan çocukbr -Eşeğe binen yaylacı çocuklarbr -Güneş panelini ayarlayan çocuklarbr -Peynir yapan yaylacı kadınbr -Ateş yakan yaylacı çocukbr -Yayladan genel görüntübr -Bulaşık yıkayan yaylacı kadınbr -Peynir yapan yaylacı kadınbr -Özel Gündoğdu isimli yaylacının konuşmasıbr -Oktay Erdoğan isimli yaylacının konuşmasıbr -İlkcan Demir isimli yaylacı çocuğun konuşmasıbrbr( TUNCELİ )- Tunceli'de yüksek rakımlı bölgelerde çadırlarını kurup, hayvanlarını otlatan ve ürettikleri peynir ile yağı satarak geçimlerini sağlayan yaylacılar Sonhabar'ın gelmesiyle dönüş hazırlıklarına başladı- Şuanda kışın tüketecekleri ürünleri hazırlayan aileler, hazırlıklarını tamamlamasının ardından önümüzdeki günlerde köylerine dönmenin planını yapıyor TUNCELİ br br - Tunceli’de İlkbahar mevsiminde yaylalara giden sürü sahipleri, Sonbaharın gelmesiyle birlikte dönüş hazırlıklarına başladı.brTunceli’nin Çemişgezek ve Pertek ilçelerinden İlkbahar mevsimiyle birlikte Pülümür ve Ovacık ilçesinde bulunan yüksek rakımlı yaylalara çıkan sürü sahipleri, Sonbahar mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte dönüş hazırlıklarına başladı.br Başta tulum peyniri olmak üzere yaylada ürettikleri hayvansal ürünleri esnaflara satarak geçimlerini sağlayan yaylacılar, dönüş öncesi son ürünleri de ev ihtiyaçlarını karşılamak için yaptı. Başta çocuklar olmak üzere yaylacılar, yaşadıkları tüm zorluklara rağmen yaylada vakit geçirmenin ve doğayla başbaşa olmanın kendilerini mutlu ettiğini ifade etti.brÇemişgezek ilçesinden Pülümür'deki Hel Yaylası'na Mayıs ayında geldiklerini ve Eylül-Ekim gibi döndüklerini dile getiren Özel Gündoğdu, “Gelir gelmez çadırları açıyoruz. Eskiden elektrik yoktu, aydınlatma işini gaz lambalarıyla yapıyorduk. Şimdi güneş panelleri kullanıyoruz. Panellerle telefon şarj ediyoruz, evin aydınlatması için kullanıyoruz, el fenerlerinin şarjında kullanıyoruz” dedi.brMevsimin kurak geçmesi nedeniyle önceki yıllara nazaran daha az verim aldıklarını belirten Gündoğdu, “Kışın kar çok yağdı. Ancak kar gittikten sonra yağış olmayınca ot olmadı. Meralarda ot olmayınca verim de önceki yıllara göre düşük oldu” diye bilgi verdi."Bizim yaşam koşullarımız zor"Her hayatın kendisine göre zorlukları olduğunu dile getiren Gündoğdu, “Bizim yaşam koşullarımız zor. Ulaşımın, suyun olmaması yönünden. Onun dışında bir zorluğu yok. Çadırda yaşadığımız için zaman zaman onlar zor oluyor. Yağmur yağınca ya da aşırı rüzgarda zorlanıyoruz”diye bilgi verdi.Yaylaya ilk çıktıklarında zorluk yaşadıklarını belirten Oktay Erdoğan ise “Çadırların kurulumu, sağım derken zor oluyor. İlk zamanlar yoruluyoruz. Ancak her şey düzene oturunca rahatlıyoruz. Yağış ve rüzgardan dolayı sıkıntı yaşıyoruz. Onun dışında bir sıkıntımız yok. Ürettiğimiz hayvansal gıdaları sattık. Şimdilerde ev ihtiyaçları için tulum peyniri ve yağ yapıyoruz" ifadelerini kullandı.Yaylanın en mutlusu çocuklarOkulların kapanmasıyla birlikte yaylaya gelen çocuklar, tüm zorluklarına rağmen yaylada doğayla baş başa olmanın kendilerini mutlu ettiğini dile getiriyor.Yaylada ailesine yardım eden İlkcan Demir, "Burada hayvanlara bakıyoruz. Emeğimizin karşılığını almak için çalışıyoruz. Her türlü zorluğa karşı çabalıyoruz. Hayatın zorluklarına alışıyoruz. Doğayla iç içe yaşamak güzel. Çünkü doğa insana başka şeyler anlatıyor. Şehirse kalabalık. Burada sadece kuş sesleri ve çiçek kokularından başka bir şey yok. Bazı zorlukları var onları da kardeşlerimle ve arkadaşlarımla birlikte aşıyoruz. Yaylada olduğum için çok mutluyum” diye konuştu.


User: beyazgazete

Views: 2

Uploaded: 2019-09-05

Duration: 07:10

Your Page Title